Gezi Yazısı

28 Aralık 2009 tarihinde tarafından eklendi.

GEZİ YAZISI
Gezilip görülen yerlerle ilgili bilgi, gözlem, yaşantı ve izlenimlerin aktarılmasıyla oluşturulan metinlere gezi yazısı denir.
Gezi yazısı bilgilendirme amacı güdülerek oluşturulan bu nedenle de öğretici metinler içinde sınıflandırılan bir metin türüdür.
Gezi Yazısında anlatılan yerlerin;
*tarihsel kimliği
*coğrafi konumu
*iklim özellikleri
*doğal güzellikleri
*ekonomisi
*kültürel özellikleri hakkında bilgi verilir.
Gezi yazıları okuyucularda anlatılan yerle ilgili meraklarını kamçılamalıdır. Bir gezi yazısının ilgi çekici olması, yazarın gezdiği yeri, oraya özgü nitelikleri öne çıkararak anlatmasına bağlıdır. Bu durum yazarın aynı zamanda iyi bir gözlemci olmasına bağlıdır.
Bir metnin gezi yazısı özelliğini kazanmasının ilk koşulu metnin gerçekten bir geziyi konu edinmesidir. Gezi yazısı gezilen yerlerin, merkeze alındığı bu yerlerin türlü özelliklerinin anlatılmaya çalışıldığı bir metin türüdür.
Gezi yazısı öğretici yönü ağır basan ama aynı zamanda kişisel yaşamı da konu alan bir metin türüdür.
Gezi yazısında öznellik söz konusudur. Gezilen yerlerle ilgili her şeyi anlatma zorunluluğu yoktur. Çünkü gezi yazısı yazarı kişi, mekan ve olayları kendine göre değerlendirerek yaşadıklarıyla harmanlayarak metne aktarır.
Gezi yazılarında öyküleyici, açıklayıcı ve betimleyici anlatımdan yararlanılır. Yer yer de söyleşmeye bağlı anlatımdan yararlanılır.
Gezi yazılarında dil göndergesel işlevde kullanılır. Ancak bunun yanında alıcıyı harekete geçirme işlevinde de kullanılabilir. Anlatım açık, yalın, duru, akıcı ve sürükleyici olmalıdır.
TARİHİ GELİŞİMİ
Bu yazılara eskiden “Seyahatname” denirdi. Bugüne kadar oluşturulmuş bütün seyahatnameler içinde Marco Polo, İbn-i Batuta ve Evliya Çelebi seyahatnameleri büyük önem taşımaktadır.
Dünya edebiyatı tarihinde ilk gezi yazısı metinlerine Bizanslı gezgin Priskos ile Kilikyalı gezgin Zemarchos’un eserleri örnek gösterilebilir.
Gezi yazısı türündeki metinlerden oluşmuş ilk Türkçe eser Seydi Ali Reis tarafından yazılmış Miratü’l Memalik adlı eserdir. Eser Seydi Ali Reis’in Mısır Kaptanlığı görevine getirilmesinden başlayarak Hindistan yolculuğu ve İstanbul’a dönünceye kadar başından geçenler anlatılmıştır. Üç buçuk süren maceralı yolculuğunda yaşadıklarını ve gördüklerini anlatan Ali Reis,eserinde yer yer şiirler de ekleyerek metne ayrı bir hava katmıştır.
Edebiyat tarihimizde gezi yazısı türündeki metinlerden oluşan ikinci eser Trabzonlu Aşık Mehmet tarafından yazılan “Manaziru’l Avamil’dir.
Evliya Çelebi’nin seyahatnamesinin edebiyatımızda önemli bir yeri vardır.10 ciltten oluşan bu eserde Evliya Çelebi 40yıllık gezilerinden elde ettiği coğrafi, kültürel,tarihi bilgileri akıcı ve mübalağalı bir dile anlatmıştır.
Piri Reis’in Kitab-ı Bahriyesi ile Katip Çelebi’nin Cihannüma adlı eseri de kimi bölümleri ile gezi yazısı türüyle benzerlik gösterir.
Nabi’nin Tuhfetü’l Harameyn adlı eseri Hac yolculuğunu anlattığı eserdir.
Osmanlı Devleti’nin elçilik ile görevlendirdiği kişilerin yazdığı sefaretnameler de gezi yazısı ile benzerlik gösterir.
Yirmisekiz Çelebi Mehmet Efendi’nin Paris Sefaretnamesi,Şehdi Osman Efendi’nin Rusya Sefaretnamesi, Silahdar İbrahim Paşa’nın Sefaretname-i Necati, Yasincizade Seyyid Abdulvahab Efendi’ nin Musavver İran Sefaretnamesi bu eserlere örnektir.
Keçicizade İzzet Molla’nın Mihnet Keşan adlı eseri gezi yazısı-anı türünde değerlendirilir. Keçecizade İzzet Molla, mesnevi biçiminde yazdığı bu eserinde, Keşan’a sürülmesini, yolculuk sırasında ve Keşan’dayken gördüklerini ve yaşadıklarını, sürgün hayatının bitimini ve İstanbul’a dönüşünü anlatmıştır.
19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Türkçe gezi kitaplarının sayısında artış olmuştur.
19. yüzyılın sonlarında yayımlanıp gerçek bir gezi yazısı niteliği taşıyan eser Ahmet Mithat Efendi’nin “Avrupa’da Bir Cevelan” adlı kitabıdır. Yazar bu eserinde İstanbul’dan Stockholm’e yaptığı tren yolculuğu ve dönüşünde uğradığı birçok Avrupa kentine ilişkin gözlemve izlenimlerini anlatmıştır.
Cumhuriyet döneminde gezi yazısı alanında önemli gelişmeler yaşanmıştır. Bu dönemin önemli gezi yazarları arasında Falih Rıfkı ATAY vardır. Atay’ın Denizaşırı, Taymis Kıyıları, Bizim Akdeniz, Tuna Kıyıları, Hind, Yolcu Defteri, Gezerek Gördüklerim adlı eserlerinde gerek ele alınan konular gerek gözlem gücü gerekse anlatım ustalığı bakımından değerli ve dikkat çekici eserlerdir.
Cumhuriyet döneminde gezi türünde eser veren diğer yazarlara arasında “Finlandiya” adlı kitabıyla Şükûfe Nihal’i, “Bir Vagon Penceresinden” ve “Ankara- Bükreş” adlı kitaplarıyla Sadri ERTEM’i, “Anadolu Notları” adlı iki ciltlik kitabı ile Reşat Nuri GÜNTEKİN’i ve “Tuna’dan Batı’ya” adlı eseri ile İsmail Habib SEVÜK’ü sayabiliriz.
Günümüz yazarları arasında “Mavi Yolculuk” ve “ Mavi Anadolu” adlı eserleri ile Azra ERHAT, “Düşsem Yollara Yollara” adlı eseriyle Haldun TANER, “ Canım Anadolu” adlı eseri ile Bedri Rahmi EYÜPOĞLU vardır.

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz

Şu Sayfamız Çok Beğenildi
Nazım (Manzume)